-
sebepsiz fırtına
aramakmış oysa sevmek özlemekmiş oysa sevmek. diyor radyomdaki acılara tutunmak şarkısı. bana sorarsanız 2000 küsür yıl geçmesine rağmen henüz acının tarifi yapılmış değil ama sevmek; hiç incinmemek , incitmemek değil , sevmek onarma gayreti, olabilir. bu tanımı yapıyor bu yazının yazarı. bir başka yazar J.Lacan ise , sevmek esas olarak sevilmeyi istemektir. diyor. Altını çizdiğim cümlelerle başladım yine , kenarına not aldığım bölümler , gözyaşımın düştüğü yerler. Anlamaya çalıştım ama bir türlü beceremedim. Anlamaya çalıştıklarımı beceremediğim günlerden. Bu handikapları bir kenara bırakıp melisa çayımı hazırlıyorum. Tanışmak bir an olsa da tanımak sonu olmayan uzunca bir yol. hele de tanımak istediğimiz kişi kendimizse. ancak yol uzun kim bilir? tanımak-bulmak mümkün olabilir.zira…
-
İyi adama bir iki soru ..
Madem İyisin Anladık iyisin,Ama neye yarıyor iyiliğin. Seni kimse satın alamaz,Eve düşen yıldırım daSatın alınmazAnladık dediğin dedik,Ama dediğin ne?Doğrusun, söylersin düşündüğünü,Ama düşündüğün ne?Yüreklisin,Kime karşı?Akıllısın,Yararı kime?Gözetmezsin kendi çıkarını,Peki gözettiğin kimin ki?Dostluğuna diyecek yok ya,Dostların kimler? Şimdi bizi iyi dinle:Düşmanımızsın sen bizimDikeceğiz seni bir duvarın dibineAma madem bir sürü iyi yönün varDikeceğiz seni iyi bir duvarın dibineİyi tüfeklerden çıkanİyi kurşunlarla vuracağız seniSonra da gömeceğizİyi bir kürekleİyi bir toprağa.